Reklam
  • Reklam
Kandil ve Sonra Mümbiç ve Sonra Kamışlı ve Kobani
Dr.Haktan Birsel

Dr.Haktan Birsel

Kandil ve Sonra Mümbiç ve Sonra Kamışlı ve Kobani

18 Haziran 2018 - 18:59

   Heterojen bir yapıya sahip Suriye, 2010 yılı ile bir değişim geçirdi. Afgan dağlarında Ruslara karşı tecrübe kazanan Usame Bin Laden’in yakın arkadaşı El Zerkai’nin öncülük yaptığı DAEŞ ile terör ve korku İmparatorluğuna doğru giden bu coğrafya, terör gruplarının çöküntüye uğramasının ardından paylaşım alanına dönüştü. Bir tarafta İsrail ve ABD ile PKK güdümündeki PYD, diğer tarafta ise zaman içinde ortaya çıkan bir tür koalisyonun ürünü İran, RF ve Türkiye Suriye coğrafyasında kıtasal çıkar odaklı stratejileri uygulamaya grupları koymaya çalıştılar ve halen devam ediyorlar.

   Burada bizi ilgilendiren kısımlardan başlayalım. ABD kendi çıkarları için Kuzey Irak’tan başlayıp Suriye’nin kuzeyi boyunca uzanan bir Kürt koridoru yaratmanın peşindeydi. Ancak burada önemli bir husus var. Koridorda kullanmayı hedeflediği Kürt toplulukların %85’i PKK gibi kana susamış terör grupları.

   Kobani ve Münbiç ile bazı önemli gerçekler var. Bu iki yerleşim biriminin nüfusu bir zamanlar tamamına yakın bir şekilde Arap ve %20 kadar Türkmendi. Burada Kürt nüfusu neredeyse yok denecek kadar azdı. Çok yakın bir tarih olduğu ve halen buralı insanlar sığınmacı durumda olduğu için kimse bu durumu inkâr edemiyor. Ancak demografik bir oyun oynayan PYD buraları baskı ile esas sahiplerine terk ettirdi ve Irak’tan dâhil çevreden Kürtleri getirtti. Ardından da bölgesel yönetim meclisleri kurdu. Yerel petrol rafinerilerini kontrolsüz bir şekilde çalıştırarak Orta Doğu’nun en büyük çevre kirliliğini yaratmak pahasına petrol çıkartmaya ve satmaya başladı. Tam anlamıyla illegal bir faaliyet yürüttü ve devam ediyor. Bölgeye barış getirme iddiasındaki ABD ise buna bilerek göz yumdu.

   Ancak Fırat Kalkanı ve ardından Afrin’e yönelen Zeytin Dalı harekatları ve bu arada Irak, Türkiye ve İran destekli Barzani’nin Kuzey Irak’ındaki harekatlar, ABD’nin bütün hayallerini suya düşürdü. Şimdi ABD bataklığa saplanmış halde kendisine çıkış bulmaya çalışıyor.

   Gelelim şimdiki duruma. Son 30 yıl boyunca Şemdinli’den kuzeye inmeye başlandığında art arda mevcut olan PKK kampları yıllardır vuruluyor, giriliyor ve darmadağın ediliyor. Ancak tek taraflı operasyonlar ile PKK teröristleri Kandil tarafına kaçıyor. Yani Kuzeyde daha derine. Şimdi Türk Silahlı Kuvvetleri de daha derine iniyor ve Kandil’i fiziki olarak kontrol edecek duruma geliyor. Burası ele geçtikten sonra da bir daha çıkılmayacak. Kış dahil kalıcı olarak yerleşilecek. Afrin ve Kandil ele geçirildiğinde ortada sadece Mümbiç Kamışlı ve Kobani kalacak. Bu alandaki Irak, Suriye ve Türkiye üçlü sınırı havadan ve karadan gözetlenmeye başlanacak ve buradaki geçirgenlik ortadan kalkacak.

   O zaman şu soru sorulacak. ABD burada senin ne işin var? İnanın ABD de bunu şimdilerde düşünüyor. Çünkü bu soru önemli. Bir zamanlar Putin de Afganistan’daki yetersiz gelişmelerin ardından aynı soruyu sormuş ve çekilmesini istemişti. Soruya uygun bir cevap bulamadıkları için 2007’den itibaren ABD çekilme trendine girmişti. Burada da aynı şeyler olacak ve ABD Suriye’den çekilmek zorunda kalacak.

Kandil operasyonu çoktandır beklenen bir operasyondu. Şartlar şimdi hazır oldu ve düğmeye basıldı. Hayırlı olsun.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar