Reklam
  • Reklam
Türkiye depremzedelere evlerinin yokluğunu hissettirmemeye...

Türkiye depremzedelere evlerinin yokluğunu hissettirmemeye çalışıyor

İzmir'de yaşanan ve tüm ülkeyi yasa boğan depremin ardından evlerine giremeyen ailelerin yerleştirildiği çadır kent ve diğer alanlarda ihtiyaçlar eksiksiz karşılanıyor.

06 Kasım 2020 - 17:09

İzmir'in Seferihisar ilçesi açıklarında meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremin ardından evlerine giremeyen ailelerin ihtiyacının karşılanması için yoğun çaba sarf ediliyor.

Türkiye, depremzedelere evlerinin yokluğunu hissettirmemeye çalışıyor

Olayın ardından devletin tüm kurumları koordinasyon halinde seferber olurken, belediyelerin yanı sıra çeşitli sivil toplum kuruluşları, depremzedelerin acılarını hafifletmek adına adeta canla başla çalışıyor.

Bu kapsamda evlerinde hasar oluşan veya yaşadıkları tedirginlik dolayısıyla evlerine giremeyen binlerce kişi için çadır kentler oluşturuldu. Yatak ve battaniye dağıtılan, ardından Türk Kızılay ekiplerince üç öğün sıcak yemek verilen bu mekanlarda, çocuklara yönelik sosyal aktiviteler de düzenleniyor.

Sağlık Bakanlığı ekiplerince, çadırlarda kalanların diğer sağlık durumlarının yanı sıra yeni tip koronavirüs (Kovid-19) odaklı süreçleri de takip ediliyor.

Çadır kentlerde resmi kurum ve sivil toplum kuruluşlarına ait çadırlarda mobil tuvaletlerden duş merkezlerine, çamaşır yıkama noktalarından kıyafet stantlarına birçok maddi ihtiyaç karşılanıyor.

Sosyal marketlerde çocuk bezi, gıda ürünleri gibi gereksinimlerine ücretsiz kavuşan depremzedelere psikolojik destek de sunuluyor.

Gönüllülerin destek vermek için seferber olduğu çadır kentlerde tek yürek olan Türkiye, depremzedelere evlerinin yokluğunu hissettirmemeye çalışıyor.

"Allah devletimizden razı olsun"

Bornova Stadyumu'na kurulan çadır kentte kalan depremzedelerden Rabia Kartal, AA muhabirine, depremde çok korktuklarını ve hasar gören evlerine giremediklerini söyledi.

Zor günlerde ilgili kurumların kendilerinin yanında olduğunu dile getiren Kartal, "Allah devletimizden razı olsun, bize her türlü yardımı yaptı. Bu tür afetlerde gerçekten insanların birbirine kenetlenmesi lazım. Devletin olmadığı yerde yaşam zor. Devletimize teşekkür ediyoruz, tüm ihtiyaçlarımızı sağlamaya çalışıyor." ifadelerini kullandı.

Demet İnal ise Naldöken'deki evlerinde oldukları esnada depremi hissetmeleri üzerine dışarı çıktıklarını ve çok korktuklarını ifade etti.

Kendilerine kol kanat geren ilgililere şükranlarını ileten İnal, "4 çocuğum var ve onlarla birlikte yaşıyorum. Depremde ilk olarak çocuklarımı dışarı attım doğal olarak. Sonrasında bizi buraya getirdiler. Tüm yoğunluğa rağmen devletimiz bize sahip çıktı. Devlet tüm imkanlarını bizim için seferber etti. Gelen yardım ekipleri özveriyle çalışıyor. Allah onlardan razı olsun." ifadelerini kullandı.

Güneydoğu'dan İzmir'e iyilik köprüsü

Bölgeye yardım ulaştıran Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Sağlık ve Sosyal İşler Daire Başkanı Ekrem Ayaz da deprem sonrasında hızlı bir şekilde organize olup yardım yardım tırıyla İzmir'e ulaştıklarını anlattı.

İzmir-Şanlıurfa Platformu üyelerinin yardımıyla yardım kolilerini bizzat depremde evleri yıkılan ve geceyi çadırlarda geçiren vatandaşlara dağıtarak acılarına bir nebze de olsa ortak olmaya çalıştıklarını aktaran Ayaz, şunları kaydetti:

"Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül'ün talimatlarıyla ekiplerimizle 1250 kilometre katederek İzmir'de depremden etkilenen kardeşlerimizin acılarını hafifletmeye çalıştık. İçerisinde 1000 gıda kolisi, 500 battaniye, 500 pike, 200 hijyen kolisi ve oradaki çocuklar için bir kısım oyuncakların yer aldığı kolileri, evlerini kaybeden ve çadırlarda yaşam mücadelesi veren depremzedelere dağıttık. Bizim için doğu-batı fark etmez hepimiz kardeşiz. Bu zor günlerin üstesinden el birliğiyle geleceğimize inanıyorum."

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Hayrullah Akyıldız ise depremin yaşandığı ilk saatten itibaren Diyarbakır Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Münir Karaloğlu'nun talimatıyla 10 kişilik ekiple deprem bölgesine hareket ettiklerini dile getirdi.

Cumartesi gününden itibaren de yemek vermeye başladıklarına işaret eden Akyıldız, şöyle konuştu:

"Bir tarafta kurtarma ekiplerimiz çalışırken diğer tarafta bizler aşevimizi kurup Diyarbakır'dan tırlarla getirdiğimiz etimizden, bulgurumuzdan, pirincimizden bütün gıda ürünlerimize kadar 10 ton malzememizi İzmirli depremzede vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Sabah, öğle ve akşam öğünleri olmak üzere her gün 5 bin kişiye yemek veriyoruz. Gezici aşevimizde Diyarbakır yemekleri yapıp depremzedelere dağıtıyoruz. Bu sayede İzmirli kardeşlerimizi bir nebze olsun o deprem psikolojisinden çıkarmaya çalışıyoruz. İnşallah bir ay boyunca valimizin talimatlarıyla burada kalacağız ve vatandaşlarımıza hizmet edeceğiz." 

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Tunç: 22 yıldır toplumun tüm kesimlerini kapsayacak şekilde sosyal politikalar uyguladık
Tunç: 22 yıldır toplumun tüm kesimlerini kapsayacak şekilde...
Bahçeli'den 28 Şubat tahliyelerine ilişkin açıklama
Bahçeli'den 28 Şubat tahliyelerine ilişkin açıklama