YAKIŞMADI AZİZ BEY, YAKIŞMADI

Günlerdir izliyorum, sözlerini, söylemlerini takip ediyorum. O kadar düzeyli, sakin, gürültüsüz bir seçim çalışması yürütüyor ki. Çok sayıda İzmirli gibi beni de çok memnun ediyor üslubunu bozmayıp kimseyle takışmadığı için. Kavga etmiyor, tespit yapıyor, eksiği belirliyor. İsimlerle uğraşmıyor.


YAKIŞMADI AZİZ BEY, YAKIŞMADI

 

Hatta diyor ki “Seçileni severim seçenden ötürü…” Yani milletin iradesinin üstünlüğüne ve onun seçtiği isme saygı gösterilmesi gerektiğine vurgu yapıyor.

Bunları yapan isim AKP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci…

Zeybekci gerçekten de gıptayla bakılan bir siyaset yürütüyor. Aslında buna siyaset de dememek lazım. Siyaset üstü davranıyor.

Çünkü gittiği yerde oy istemiyor: “Oyunuzu İzmir’e semtinize, evladınıza, ailenize, kendinize verin.”

Şunu demek istiyor:

“Artık ideolojik davranmayı bırakın. Yıllarca bu şehir, üstü ideolojiyle örtülmüş beceriksizliklerden çok çekti. Artık hizmet alacağınız kişiye, gerçekten size hizmet getirecek isme oy verin.”

Hiçbir zaman, “Özfatura yapamadı, Çakmur beceremedi, Piriştina ya da Kocaoğlu hizmet getirmedi” demedi. Aksine hepsine hizmetlerinden dolayı teşekkür etti.

Ama kentin şu andaki halinin de bir fotoğrafını çekip ortaya koydu, 7 Şubat’taki toplantıyla da bu sorunları bitirecek çözüm önerilerini, yani projelerini sıraladı başta siz olmak üzere tüm Türkiye izledi.

 

Zeybekci, bu tutumuna karşın hiç de hak etmediği bir karşılık buldu.

Namazgah Hamamı ve Agora Parkı açılışına katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, AKP Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Zeybekci’nin yerel yönetimler özelinde yürüttüğü eleştiriler için şunları söyledi:

“AKP'nin İzmir Büyükşehir adayı, kibar adam. Aynı dönemde belediye başkanlığı yaptık.  Bizi sever, sayar. Biz de onu sever sayarız.  İzmir'e geldiğinden beri kendisi de her fırsatta bize vurmaya başladı. Bugüne kadar sayın adaya hiç cevap vermedim. Ama çok sevdiğim bir söz var; ‘Köpeksiz köy bulmuş, değneksiz gezer’ diye. Nihayetinde İzmir sahipsiz değil! En azından 31 Mart akşamına kadar buradayım.”

 

Aslında Aziz bey de kibardır ama, aday gösterilmemesi midir yoksa partisiyle yaşadığı sorunlar mıdır nedir bilinmez biraz gergin. Kendisine yakışmayan bir tutum sergiliyor.

Kibar halinden eser kalmamış.

AKP İzmir Başkan Adayı Zeybekci sizi hedef almamışken siz onu neden hedef alırsınız anlamadım.

Her halde partisine yöneltmeyi düşündüğü enerjisini burada eritmeyi planlıyor.

Çünkü, Tunç Soyer’in aday olarak atanacağı kesinleşmeye başlayınca apar topar Ankara’ya gidip CHP Genel Merkezi’nde bunu durdurmaya çalışan Kocaoğlu, şimdi birden hedef değiştirdi..

O değiştirdi ama kendi partisinin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer’in hedefinde o var.

Soyer diyor ki:

Bir cennette yaşıyoruz ve bu cennetin o kadar büyük potansiyelleri, o kadar büyük imkanları var ki. Hep onu söylüyorum. Uyuyan bir güzel var. Bir öpücük bekliyor. Biz öpeceğiz, uyandıracağız, silkeleyeceğiz, ayağa kaldıracağız. Bu hikaye yarımadadan başlayacak. Düşünsenize yarımadadan başlayacak İzmir'i alacak, Türkiye'yi sırtına takacak, götürecek bambaşka bir dünyaya. Biz buna layığız.”

Herhalde ne demek istediğinizi anladınız. Soyer, İzmir’in uyuduğunu söylüyor. Yani hizmet alamadığını ve o yerel hizmeti de kendisinin getireceği vurgusunu yapıyor.

“İzmir’i alacağız, hikaye başlatacağız” diyor.

Allah Allah… Ben mi yanlış biliyorum. Yıllardır bu kenti kim yönetiyor Sayın Soyer… Hem Büyükşehir, hem metropol ilçelerdeki başkanlar sizin partinden değil mi?

Yani onlar bugüne kadar İzmir’i uyuttu mu?

Başkan Kocaoğlu’nun suçlayıcı cümleler kuran Soyer yerine kendisi için ‘saygı duyarım’ diyen Zeybekci’yi hedef almasını ben şahsen anlayamadım.

Bu işte bir terslik yok mu sizce.