Tahliye Kararına İtiraz Reddedildi

Demirtaş' a verilen tahliye kararına savcılığın yaptığı itiraz reddedildi Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın tahliye edilmesine ilişkin mahkeme kararına yaptığı itiraz, Ankara 20'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi.

Üst mahkeme, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nin eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verdiği tahliye kararına yapılan itirazı değerlendirdi. Ankara 20'nci Ağır Ceza Mahkemesi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazını reddetti. Kararda, tahliye kararının usul ve yasaya uygun olduğu belirtildi.

AVUKATLARI GÖRÜŞECEK

Kararın ardından avukatları Demirtaş ile bir görüşme yapacak. Görüşmede itirazın reddinden sonra nasıl bir tahliye başvurusu yapılacağı ele alınacak.

TAHLİYE EDİLDİĞİ DAVADA 142 YIL HAPİS İSTEMİYLE YARGILANIYOR "Örgüt kurma ve yönetme", "örgüt propagandası" ve "suç ve suçluyu övme" iddialarıyla Demirtaş hakkında 142 yıla varan hapis cezası isteniyor. Diyarbakır'da açılan dava, güvenlik gerekçesiyle Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'ne alınmıştı. Demirtaş'ın Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davası, daha önce kendisi hakkında hazırlanan ve dokunulmazlığının kaldırılması için TBMM'ye gönderilen 31 fezlekenin toplamından oluşuyor. TAHLİYE KARARI 2 EYLÜL'DE VERİLDİ

Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi, Demirtaş'ın 142 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davada 2 Eylül'de oy birliğiyle tahliye kararı vermişti. İstanbul'da yargılandığı bir başka davadan kesinleşmiş 4 yıl 8 ay hapis cezası bulunan Demirtaş, hemen tahliye edilememişti. Avukatları, tutuklu kaldığı 2 yıl 10 aylık sürenin aldığı cezadan düşürülerek tahliye edilmesi yönünde dilekçe hazırlığına başlamıştı.

SAVCILIK NİYE İTİRAZ ETTİ?

Hemen ertesi gün harekete geçen Ankara Başsavcılığı ise Demirtaş hakkında verilen tahliye kararına iki gerekçeyle itiraz etmişti. Demirtaş'ın anayasal düzene karşı işlenen suçlardan yargılandığını bildiren savcılık, bu suçlarda kuvvetli suç şüphesinin varlığı halinde tutuklama tedbirinin uygulanabileceğini anımsatmıştı. Savcılık, örgüt üyeliği suçlarındaki ceza miktarına bakıldığında da tutuklamanın ölçülü bir tedbir olduğunu savunmuştu.