Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: Türkiye savunma sanayinde 8 milyar doları aşan ihracata sahip
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Savunma sanayi ortak projeler üretebileceğimiz, yatırımlar yapabileceğimiz bir alan. Bugün Türkiye, savunma sanayinde 8 milyar doları aşan bir ihracata sahip hale gelmiştir." dedi.
Yılmaz, Arnavutluk'un başkenti Tiran'daki Kongre Sarayı'nda, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Arnavutluk Şubesi ile Arnavutluk Yatırım Geliştirme Ajansı (AIDA) işbirliğiyle düzenlenen, Arnavutluk-Türkiye Yatırım Forumu 2025 Açılış Töreni'ne katıldı.
Burada konuşan Yılmaz, Türkiye ekonomisinin 2003-2024 döneminde, yıllık ortalama yüzde 5,4 oranında yüksek bir büyüme gösterdiğini belirterek, bu yıl sonu itibarıyla milli gelirin 1,5 trilyon doları aşmasını beklediklerini ifade etti.
IMF'nin Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'ndaki tahminlere göre, bu yıl tamamlandığında Türkiye ekonomisinin nominal dolar bazında dünyanın 16. büyük ekonomisi, satınalma gücü paritesine (SGP) göre ise dünyanın 11. büyük ekonomisi olacağını aktaran Yılmaz, Türkiye ekonomisinin geçen yıl yüzde 3,3'lük bir büyüme oranı yakalayarak güçlü bir ivme ortaya koyduğunu, bu oranın, bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 4,8'e yükselerek kalıcı bir nitelik kazandığını kaydetti.
Yılmaz, Türkiye'nin, son 23 yılda gösterdiği ekonomik performansla küresel ölçekte etkinliğini artıran ve dış politika hedeflerine sağlam zemin oluşturan stratejik bir güç haline geldiğini vurgulayarak, "Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde benimsediğimiz Türkiye Yüzyılı vizyonunda, bütüncül ve kapsayıcı dış politikamızın temel sütunlarından birini ekonomi diplomasisi oluşturmaktadır ve böyle olmaya da devam edecektir." diye konuştu.
"Hedefimiz, 2 milyar dolarlık ticaret hacmine en kısa sürede ulaşmaktır""Balkanlar tarihi ve kültürel bağlarımızın şekillendiği, ticari ve ekonomik açıdan önemli fırsatlar barındıran stratejik bir bölgedir." diyen Cevdet Yılmaz, şöyle konuştu:
"Bu bölgenin taşıdığı potansiyel, küresel dengelerin yeniden kurulduğu, dijital dönüşümün hız kazandığı ve sürdürülebilir kalkınmanın öne çıktığı bir dönemde daha da kritik bir önem kazanıyor. Böyle bir zeminde Türkiye ile Arnavutluk’un birbirini tamamlayan güçlü yönlerinin yaratacağı sinerjinin her iki ülke hem de bölge için yeni fırsatların kapısını aralayacağına inanıyoruz.
Arnavutluk'un Avrupa'ya açılan stratejik konumu, tarım ve turizm potansiyeliyle AB üyelik hedefi bu işbirliğine güçlü bir zemin sunmaktadır. Arnavutluk ekonomisinin son 4 yılda kaydettiği ortalama yüzde 5,4'lük büyüme bu potansiyelin en önemli göstergesidir. Esasen Arnavutluk'la ikili ticaret hacmimiz son 4 yılda yaklaşık yüzde 100 artarak, iki katına çıkarak geçtiğimiz yıl 1 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır. Şu anda Türkiye, Arnavutluk'un en büyük 2. ticari ortağı konumundadır. Bu tabii mal ticareti. Bir de hizmet ticareti var. Hizmet ticareti de geçen yıl 120 milyon dolar civarında gerçekleşti. Onunla birlikte bakarsanız ekonomik ilişkilerimiz çok daha yüksek düzeydedir. Bizim hedefimiz, mal ve hizmet ticaretini çok daha yüksek seviyelere taşımaktır. Ticari ilişkilerimizi, stratejik ortaklığımıza yaraşır çok daha yüksek bir düzeye çıkarmaktır. Bu çerçevede, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Sayın Edi Rama'nın ilan etmiş oldukları üzere hedefimiz, 2 milyar dolarlık ticaret hacmine en kısa sürede ulaşmaktır."
"Bir ülkenin yatırım ortamının en büyük reklamını o ülkedeki yatırımcılar yapar"Türkiye'nin, 2024 sonu itibarıyla yaklaşık 1 milyar dolara yaklaşan doğrudan yatırımlarıyla Arnavutluk'taki 5. yatırımcı ülke konumunda olduğunu aktaran Yılmaz, Türk müteahhitlerin ise bugüne kadar Arnavutluk'ta 1,8 milyar dolar tutarında 37 projeyi hayata geçirdiğini bildirdi.
Yılmaz, Arnavutluk’taki Türk firmalarının yatırımlarının havacılıktan bankacılığa, madencilikten plastiğe, enerjiden lojistiğe, demir-çelikten mobilyaya, seramikten inşaata ve tekstile kadar pek çok sektöre yayıldığını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Bu noktada şunun altını çizmek isterim, bir ülkenin yatırım ortamının en büyük reklamını o ülkedeki yatırımcılar yapar. Şirketler memnunsa bunu anlatırlar, dünyaya yayarlar ve en etkili reklam da bana göre budur. Mevcut yatırımcılarınızı memnun ettiğiniz zaman yeni yatırımları da mutlaka cezbetmiş olursunuz.
Bu bağlamda özellikle turizm, tarım ve gıda, inşaat ile bilişim ve iletişim teknolojileri sektörlerinde daha fazla yatırımcımızı Arnavutluk'a yatırım yapmaya biz de davet ediyoruz. Aynı şekilde Arnavutluk iş dünyasını da Türkiye’ye yatırım yapmaya davet ediyoruz. Geçtiğimiz yıl 11 milyonun üzerinde yabancı misafir ağırlayan Arnavutluk’un turizm sektöründe büyük bir atılım içerisinde olduğunu memnuniyetle görüyoruz. Ülkemizin bu alandaki geniş tecrübe ve uzmanlığının işbirliğimize katma değer oluşturacağına inanıyoruz. Ayrıca 2 ay gibi kısa sürede tamamlanan Fier Dostluk Hastanesi örneğinde olduğu gibi sağlık alanında yapılacak yatırımların yine önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu sadece halk sağlığı açısından değil, katma değeri yüksek bir turizm alanı olan sağlık turizmi bakımından da bu tür yatırımların kıymetli olduğunu ifade etmek istiyorum."
Tarım ve gıda sektöründe ise nüfusu turizm sezonunda neredeyse 4-5 kat artan Arnavutluk’un gıdaya olan talep artışının son derece önemli olduğunu belirten Yılmaz, bu bağlamda paketli ve hazır gıdaların doğrudan ihracatının bir seçenek olabildiği gibi, bu ürünlere göre Arnavutluk’ta üretim tesisi kurulumunun da kayda değer ekonomik ve operasyonel avantajlar sunacağını söyledi.
Türkiye ve Arnavutluk, refaha ve istikrara katkı sunmuş olacak"Yılmaz, Arnavutluk hükümetinin tarımsal üretimde verimlilik artışı hedefi çerçevesinde, tarımsal makine, teçhizat, gübre, tohum ve fidan alanlarında faaliyet gösteren firmalar için yatırım fırsatları oluştuğuna işaret ederek, Arnavutluk'taki hızlı yapılaşma ihtiyacının, müteahhitlik ve teknik müşavirlik firmaları ve yine inşaat malzemesi üreten firmalar için önemli fırsatlar oluşturduğunu kaydetti.
En önemli yatırım alanlarından birinin de savunma sanayi olduğunun altını çizen Yılmaz, şunları kaydetti:
"NATO, biliyorsunuz, 2035'e kadar savunma harcamalarını yüzde 5’e çıkarma kararı verdi. Avrupa, Safe Mekanizması dahil olmak üzere 800 milyar avroluk bir bütçe oluşturuldu. Önümüzdeki dönemde savunma sanayinde tüm dünyanın daha fazla yatırım yapacağını görmemiz lazım. Dolayısıyla bu alanlarda ortak projeler üretebileceğimiz, yatırımlar yapabileceğimiz bir alan. Bugün Türkiye, savunma sanayinde 8 milyar doları aşan bir ihracata sahip hale gelmiştir. Geçmişte parasını ödediğimiz halde bize verilmeyen birtakım ürünleri, bugün Türkiye olarak tüm dünyaya ihraç ediyoruz. Bu büyük potansiyeli Avrupa'yla birlikte, Arnavutluk gibi dost ülkelerle geliştirmeye hazırız.
Bugünkü buluşmamızı, ortak tarih, güçlü kültürel bağlar ve karşılıklı güven temelinde şekillenen stratejik ortaklığımızı, özellikle ekonomik ve ticari alanlarda daha da derinleştirmek için önemli bir fırsat olarak görüyoruz. İnanıyorum ki dostluk ruhuyla hareket eden, kazan-kazan anlayışıyla yatırımların önünü açan Türkiye ve Arnavutluk, bu şekilde hem ikili ilişkilere hem de bölgesel refaha ve istikrara katkı sunmuş olacaklardır."
Programda, Arnavutluk Başbakan Yardımcısı ve Altyapı ile Enerji Bakanı Belinda Balluku, Ekonomi ve İnovasyon Bakanı Delina Ibrahimaj, Türkiye'nin Tiran Büyükelçisi Tayyar Kağan Atay, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider, MÜSİAD Genel Başkanı Burhan Özdemir ve MÜSİAD Arnavutluk Başkanı Muhammet İşler de yer aldı.