CHP KONAK BELEDİYE BAŞKAN A. ADAYI AŞUR CEM TAĞLUK İLE "ÖZEL RÖPORTAJ"

İzmir tarihiyle destan yazmış bir şehir. Bu topraklarda yaşıyor olmak yazdırıyor insana zaten o destanı. Bu, memleket aşkı meselesi. O aşktan içinde varsa zaten birini anlaman gerekmiyor sen zaten o insan oluyorsun. 

 

1 - CEM AŞUR TAĞLUK KİMDİR?

1977 Ankara doğumluyum. Tahsilimi Ankara’da tamamladım. Anadolu Basın Birliği Üyeliği, Yönetim Kurulu Üyeliği ve Başkan Vekilliği yaptım. Son dönemde ise Çankaya Belediye Meclis Üyeliği yaptım. Çankaya/Ankara’da ve İzmir’de projeleri olan bir iş adamıyım. Evliyim. Cem ve Can adında iki oğlum var. Olgunlaşma ve tecrübe sahibi olmamda büyük emeği olan iki ablam ve bir ağabeyim var. Her zaman arkamda olan bir anneye ve eşe sahip olduğum için çok şanslıyım. Buradan hepsine sevgilerimi gönderiyorum.

 

2- ANKARA VE İZMİR’DE TANINAN BİR İŞ ADAMISINIZ. NEDEN BELEDİYE BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞINIZI KOYDUNUZ?

Ben, bu ülkenin sonsuz minnet duyduğu Atatürk’ün ölümsüz fikirlerine imrenerek, büyüdüm. Bu ülke için atalarımızın ödedikleri bedelleri öğrendikçe O’nun geleceğin nesillerine, çocuklara yani bana verdiği görevi hep çok iyi anlar, her sözünü içselleştirirdim. Bugün O’nun bu ülkeye hizmet etmek için kurduğu partinin bir üyesi olmak en büyük gururum. Ben de bu bilinçle tam 21 senedir sivil toplum örgütleri ve meslek odalarında bu ülke için birçok projede yer aldım. Yeri geldi bu ülke için bedeller ödedim. Olsun. Atalarımızın ödediği bedeller karşısında bu ne ki? Ben bu ülke için büyük fedakârlıklar yapmış bir aileden geldiğim için gözümü korkutacak hiçbir engel yok. Çünkü bu anlayış, kültür ve cesaretle büyütüldüm. Şimdi Cumhuriyet Halk partisi bünyesinde yine bu ülke için hizmet verme fırsatım var. Ve bana emanet edilecek bir ilçe için hizmetkâr olmaya hazırım.

3- NEDEN ÖZELLİKLE  İZMİR?

Şimdi benim en çok karşılaştığım soru “İzmir’e yabancısınız, bir İzmirliyi nasıl anlayacaksınız, İzmir’in sorunlarına nasıl derman olacaksınız” oluyor. Bunun cevabı bende çok basit.

Bakın ben 9 senedir İzmir’le bağlantılı iş yapıyorum. 5 senedir de Konak’ta yaşıyorum. Çankaya Belediyesi bünyesindeki tecrübelerim bu ilçe için yapmam gerekenler, benim için bir vicdan konusu. Halkla omuz omuza yürümeyeceğimi, halkın derdine derman olamayacağımı düşünmeseydim bu yola girmezdim.

En başta söylediğim “İzmirli olma” durumu var. Ben İzmir’i çok iyi biliyor, İzmirlileri de çok iyi anlıyorum.  İzmir tarihiyle destan yazmış bir şehir. Bu topraklarda yaşıyor olmak yazdırıyor insana zaten o destanı. Bu, memleket aşkı meselesi. O aşktan içinde varsa zaten birini anlaman gerekmiyor sen zaten o insan oluyorsun. 

4- SİZCE İZMİR’İN EN BÜYÜK SORUNU NEDİR? NASIL ÇALIŞMALARINIZ OLACAK?

TRAFİK

Konak, gündüz trafiği çok fazla olan bir ilçe. Bu bölgenin iş merkezi olması, okulları ve hastaneleri bünyesinde bulundurması şehre her gün nüfusun gelmesini sağlıyor. Şehir sürekli kullanılıyor ve haliyle yıpranıyor. Bakın, gündüz trafiği bir-bir buçuk milyonu bulurken akşam bu sayı 500 binlere düşüyor. Bu da gündüz olan trafik sorununu açıklıyor. Bu trafik probleminin ivedilikle ele alınması gerekiyor. Peki, biz bu konuda neler yapacağız? Ben İzmir sokaklarına hâkim bir insanım. Vatandaş ve esnaf odaklı düşündüğüm her çözüm, onların refahı için. Trafik gerçeği için de ekibimizle ciddi çalışma içinde ve proje geliştirme hatta sonuçlandırma aşamasındayız. Bu projemizden de kısaca bahsedeyim, şehrin arka taraflarında –şehri çok iyi tanıyanlar bilir- binalar var. Biz bu binaları istimlak edip otoparka çevireceğiz. Şehrin trafiğini rahatlatmaya yetecek bu alanı 1 TL’lik bir otopark bedeli karşılığında halkın hizmetine sunacağız.

UYUŞTURUCU

Bir diğer sorun ise biliyorsunuz uyuşturucu bağımlılığı. Bu belediyenin görevi değil elbette ama vatandaşın çok büyük problemi. Vatandaşın derdi bizim de derdimiz. Hangi noktada bize görev düşüyorsa biz üzerimize düşeni yapacağız. Bakın ben bu ülkede iki çocuk yetiştiriyorum, o ailelerin hallerini görünce ahlanıp vahlanmaktan daha fazlasını yapmak, benim boynumun borcu. Aileler çocuklarını okula gönderiyorlar fakat çocuklar okula gittiklerinde böyle bir illete bulaşıyorlar. Eğitim ne kadar önemliyse güvenlik de o kadar önemlidir. Ailelerin içleri rahat bir şekilde çocuklarını okula göndermeleri için her okulun bahçesinde güvenlik görevlileri olmalı. Bu illete bulaşmış çocuklar için de rehabilitasyon merkezleri arttırılmalı ve ailelere destek olunmalı. Bu sorun bu ilçenin gerçeği. Bunu görmezden gelmek hiçbir şeyi çözmez. Belediyenin görevi değil yaklaşımı zaten bu suça ortak olmak demektir. Temizlik, park bahçe yapmak zaten bir belediyenin asli görevleridir. İşinizi yaptınız diye kimseden madalya bekleyemezsiniz. Bizim valilik ve kolluk kuvvetleri ile hazırladığımız projelerin yanı sıra konuya daha kapsamlı bakarak çözmeye çalıştığımız yönleri var. Bakın bu illete bulaşmış çocuklar hep yoksul kesimin çocukları. Çip adı verilen ve tedavide kullanılan bir malzemenin fiyatı 1.500 ile 10 bin TL arasında değişiyor. O çocukların tekrar sağlıklarına kavuşmalarını sağlamak, gerekli tıbbı teçhizatı temin etmek hepimizin birincil vazifesi. Ancak bu şekilde yani halkın neznine indiğimizde teveccühlerine sahip olabiliriz. Bizim o teveccühten öte gayemiz yok.

REFAH FARKI

İlçede gözle görülür büyük bir sorun daha var ki o da şudur: semtte yaşayan vatandaşlar, yurttaşlar arasında ciddi bir refah düzeyi farkı. Bir tarafa bakıyorsunuz çok katlı binalar, plazalar diğer tarafa bakıyorsunuz gecekondular, aç yatan insanlar... Mutlu, huzurlu insanlardan oluşan bir semt kurmak için aradaki bu uçurumu kapatmanız lazım. Biz tam olarak bu hizmete talibiz.

Konak’ı İzmir’in en güzel, en yaşanılır yerlerinden biri haline getirmek için odaklanılması gereken başlıca noktalar var. Öncelikle bu sorunları artık ortadan kaldırmalıyız. Ve daha fazlası için yapılacakları konuşmalıyız.

6- İZMİR İÇİN YAPACAĞINIZ DİĞER ÇALIŞMALAR NELERDİR?

Konak Belediyesi, bulunduğu yapı ve barındırdığı potansiyel dolayısıyla çok daha fazla kişi istihdam edebilir. Bu ilçe için yapılabilecek en önemli şeylerin başında; iş sahibi olmuş, huzurlu aileler oluşturmak geliyor. Bu konuda ailelere de bunun sözünü gönül rahatlığıyla verebilirim.

Biz zaten kapıları duvarları olan, ulaşılamayan bir belediyecilik anlayışı ile hizmet etmeyeceğiz. Her zaman halkın içinde olacağız. Onun bir bardak sıcak çayı ile sorunlara birlikte çözüm arayacağız.

 

7- HANGİ PROJELERİNİZİ HAYATA GEÇİRECEKSİNİZ?

5 yıl içerisinde Konak için yapabileceklerimiz programımızın süresine yetmez elbette fakat kısaca değinmek istediğim çalışmalarımız var.

Öncelikli olarak Konak Kart Projesi

Sayın liderimiz Kılıçdaroğlu’nun belediyeleri temsil eden hizmetkârlarından da istediği gibi bir elin verdiğini öteki elin görmediği bir proje. Bu kart, vatandaşın gelir durumuna göre içerisine 500 ile 1000 TL arasında para yükleyeceğimiz bir alışveriş kartı olacak. Bu kartla vatandaş  kart ile alışveriş yapabilecek. Fakat bu kesinlikle alenen yapılmayacak bizim en asli görevlerimizden birisi de vatandaşın onurunu korumak.

Bir diğer projemiz ise Özel Kreş Projesi.

 Ankara’da TED koleji ile yaptığımız projeyi Konak’a da taşıyacağız. AB ile ortak projeler üretip yine vatandaşlara katkı sağlamak istiyor, yurtlar yapmayı planlıyoruz. Özel çocuklarımız için yine ailelerin güvenle emanet edebilecekleri engelliler kreşi yapacağız.

Bir diğer önemli konu ise Kadın İstihdamı.

Meslek kursları açıp kadınları yetirerek, iş sahibi yapmayı planlıyor; kendi kendilerine yetmenin ötesinde ülkenin ihtiyaç duyduğu kadın zekasını ve maharetini topluma kazandırmayı hedefliyoruz. Çünkü biliyoruz ki kadın öğrenirse aile öğrenir, aile bilinçlenirse kazanan Türkiye olur.

Her mahallede gerekirse referanduma gideceğim.

Bu bizim Çankaya’da hayata geçirdiğimiz bir proje. İlçenin hangi köşesi olursa olsun mahalle mahalle, sokak soka, ev ev gezmek nerede ne sorun bilmek bizim sorunumuzdur ve derman bulmak bizim sorumluluğumuzdadır. Halk bizden desteğini esirgemediği sürece yapılamayacak proje hayata geçirilemeyecek bir düş yoktur.

24 saat yaşayan ve kalkınan bir şehir

Biliyorsunuz ki Konak tarihi bir yer. 24 km’lik alan içerisinde 29 koruma bölgesi 300 binden fazla tescilli yapı var. Fakat yollar dar, yokuş ve merdiven. Bu birçok problemi beraberinde getiriyor. Öncelikle bunlara çözüm bulacağız. Tarihi yapılara merkezi bütçe ayrılmıyor. Varoş diye nitelendirilen bu tescilli yapılar aslında bizim zenginliğimizdir. Bu bütçenin çıkması için gerekirse meclisin kapısında yatarız. Bu değerlerin restore edilmesi ve bugün için kullanılması gerekiyor. Bunlar ülkenin ekonomik değerleri. Restore edilmeyen tescilli yerler başka bir açıdan baktığınızda suç işlenen yerlere dönüşüyor. Kentin kimliğini yeniden kazandırmamız için önce bu değerleri yeniden kazanmalıyız. Kemeraltı gibi yerlerin 24 saat yaşayan şehir haline gelmesi vatandaşa, esnafa istihdama ciddi bir katlkı anlamı taşıyor. Yaşayan şehir demek refah düzeyi yüksek vatandaş demek.

Çünkü bizim anlayışımızda öteki yok. Biz varız. Nasıl karnı aç bir insanın derdi derdimizse 30-40 kişinin ailesini geçindirdiği bir dükkan ve oranın sahibi esnafın derdi de bizim derdimizdir. Yüksek imarlı rant belediyeciliği değil insan ve onların sorunlarına odaklanan, rutinlerin dışına çıkan hizmetlerimiz olacak. Ülkenin bekasını sağlam bir şekilde tesis etmek esas görevimizdir.

 

8- ÖZELLİKLE KONAK İLÇESİ, KOZMOPOLİT BİR YAPIYA SAHİP. FARKLI DİNAMİKLERİ OLAN YURTTAŞLARI AYNI ANDA MUTLU ETMEK SİZCE MÜMKÜN MÜ?

Liderimiz Kemal Kılıçdaroğlu’nun da her zaman dile getirdiği gibi bizim de kendimize ilke edindiğimiz şey bizde öteki, diğeri yok. Oy alalım ya da almayalım herkesi kucaklayan bir belediyecilik anlayışı var. Ama öncelik yoksul mahallelerin. Buralarda pozitif ayrımcılık yapacağız. Bu yerlere daha fazla hizmet götüreceğiz. Ama tabiî ki bir elin verdiğini öteki el görmeyecek. İnsanın onurunu, itibarını koruyan, yoksulluğunu teşhir etmeyen bir anlayışla götürülecek bu hizmetler. Bizim en büyük hassasiyetlerimizden biri bu. Diğeri ise kul hakkını gözetmek. Bildiğiniz gibi her belediyenin bir bütçesi var. Harcadığınız her kuruşun hesabını belde halkına verebiliyorsanız haram yemiyor, israf etmiyorsanız halk zaten her zaman sizin yanınızda olur. İşte o zaman her kesimden vatandaşın mutlu olduğu bir yer inşa edersiniz.

9- SİZDE HİZMET AŞKI GÖRÜYORUZ, BU İZMİR SINIRLARINI AŞAR MI?

Bakın CHP 50 senedir iktidar olamamış bir parti. Üstelik arkasında finansal hiçbir desteği yok ama parti hâlâ ayakta. Çünkü bu insanları bir arada tutan şey kişisel çıkarlar değil, bu ülke için sorumluluk bilinci taşıyor olmalarıdır. AKP ise bir dönem bile iktidardan düşse yerle yeksan olur. Çünkü bunları birleştiren ranttır.

CHP’nin ise duruşundan düşüncelerinden taviz vermeyen bir yapısı var. Bunun bir parçası olmaktan gurur duyuyorum. Benim de bir parçası olduğum bu partiye hizmet etmek görevim değil, ülkeme olan sadakatimdir. Bu bilinçle çalışan arkadaşlarımla zaten ülkenin dört bir yanındayız. Sınırlar çoktan aşıldı. Ben bu meseleye kişisel olarak bakmıyorum. Bu ülke için bizim yanımızda olan gerek alaylı, sokaktaki arkadaşlarımızla gerekse akademisyen, işin erbabı dostlarımızla birlikte başaracağımıza inanıyorum.

10- DEĞERLİ KONAK VE İZMİR HALKIMIZA NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?

Halk yoksullaşıyor. Ekonominin durumu ortada. Herkes kafasını kuma gömmüş hiçbir şey olmamış gibi davranıyor ama biz bunun öyle olmadığını çok iyi biliyoruz. Ve tam da burada sosyal demokratlara çok büyük görevler düşüyor. Belediyecilik zaten sosyal demokratların işidir. Dolayısıyla benim temel hedeflerimden bir tanesi benim bulunduğum ilçede hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesinden öte olacak. O çocuk zaten yatağa aç girmemeli. Bunu zaten aşmış olmamız lazım. O çocuk uykuya mutlu dalmalı. Hayal kurarak uyumalı. Ülkesini sevsin ki yarın o da bu ülke için bir şeyler yapmak istesin.

Şunu da belirtmek isterim ki hiçbir yetkili vicdanı olmayana koltuk vermemeli. Yapacaklarımız bu ülkenin çocukları içindir. Ben de bu ülke için 2 tane çocuk yetiştiriyorum.

Son sözlerimi tüm Konaklılara şunu söylemekle bitirmek istiyorum. Konak birçok parçaya bölünmüş kozmopolit bir ilçe. Bunun çok iyi farkındayız. Biz her bir vatandaşımızın derdini yerinde görüp karşılığı olmaya geliyoruz.