İzmir Narlıdere Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nde kalan 86 yaşındaki Sevil Yalçınduran, boya yerine atık kumaşlardan yaptığı bin parçadan oluşan sıra dışı tabloyla Guinness Rekorlar Kitabı'na başvurdu.
Ancak şu anda aynı kategoride yarışacak bir başka eser bulunmadığı için Yalçınduran'ın başvurusu beklemeye alındı. Yalçınduran:
"Guinness Rekorlar Kitabı'na girmek ne kadar zaman alır bilmem belki benden sonra sonuç açıklanır. Ben de çabuk bir yanıt bekliyorum" dedi.
RESİM VE MODA TUTKUSU TUVALE AKTI
Boya yerine atık kumaştan resim yapan İzmirli 86 yaşındaki Sevil Yalçınduran, bin parçadan oluşan tablosuyla adını Guinness Rekorlar Kitabı'na yazdırmak istiyor. Uzun yıllar stilist olarak çalışan, resim bilgisini geliştirmek için ders alan 4 çocuk annesi Yalçınduran, hayat arkadaşını kaybettikten sonra Narlıdere Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'ne yerleşti. Huzurevinde resim ve moda tutkusunu birleştirerek tuvale aktarmaya başlayan Yalçınduran, çalışmalarında, atık kumaş parçalarından kestiği küçük parçaları boya gibi kullandı. Atık kumaşı "tela" adı verilen yapışkan bez sayesinde ütüyle tuvale yapıştıran, geliştirdiği yöntemle 100'den fazla eser ortaya koyan Yalçınduran, şimdiye kadar eserlerini 9 ayrı sergide sanatseverlerin beğenisine de sundu. Yalçınduran, bin parçadan oluşan, 3 ayda tamamladığı "Can Pazarı" adlı tablosuyla da "atık kumaşlarla yapılmış en büyük tablo" dalında Guinness Rekorlar Kitabı'na başvurdu. Yalçınduran'ın başvurusu ise şu anda aynı kategoride yarışacak bir başka eser bulunmadığı için beklemeye alındı.
"BELKİ BENDEN SONRA"
Resimlerini boya ve fırça yerine eşarp, gömlek ya da elbiselerden kestiği parçalarla oluşturan Yalçınduran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, her resmi yaklaşık 10 gün süreyle kafasında tasarladıktan sonra tuvalin başına geçtiğini söyledi. Moda bilgisi ve resim yeteneğini bir arada kullandığını ifade eden Yalçınduran, bir eser için aylarca çalıştığını, minik minik parçaları büyük zahmetle birleştirdiğini dile getirdi. Çalışmasının Guinness Rekorlar Kitabı'na girmesi için başvuruda bulunduğunu hatırlatan Yalçınduran, şöyle konuştu:
"Bugüne kadar birkaç eserimi sattım ama pişman oldum. Onları da yabancılar aldı. Yurt dışında eserlerimiz tanınsın diye düşündüm. Patent için girişimde bulunmak istedim ama zor olduğunu öğrendim. Ben de Guinness'e müracaat ettim. Dosyayı çok beğendiklerini söylediler ama benzer başvuru olmadığı için beklemeye aldılar. Guinness Rekorlar Kitabı'na girmek ne kadar zaman alır bilmem belki benden sonra sonuç açıklanır. En fazla hamsi pişirenleri bile kitaba alıyorlar. Ben de çabuk bir yanıt bekliyorum."
SANIRIM BU TEKNİK BENİMLE ÖLÜP GİDECEK
Yalçınduran, resim tekniğini gençlere öğretmeyi çok istediğini ancak çok sabır gerektiği için öğrencilerinin çabuk vazgeçtiğini anlattı.
Yaşının ilerlediğini ve tekniği öğretecek enerjisinin kalmadığını dile getiren Yalçınduran, "Sanırım bu teknik benimle birlikte yok olup gidecek." ifadelerini kullandı.
YORUMLAR